Antioksidan kaynağı sebze-meyveler
Uludağ Üniversitesi (UÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Vedat Şeniz, taze sebze ve meyvelerde bulunan antioksidanların sağlık açısından büyük önem taşıdığını söyledi.
Vücut oksijen kullanırken ortaya çıkan atık maddelerin “serbest radikaller” olarak adlandırıldığını ifade eden Prof. Dr. Vedat Şeniz, “serbest radikaller yüksek düzeyde tahrip edici etkiye sahiptirler. Çünkü temas ettikleri moleküllerin yapısını bozarlar. Başka bir ifadeyle bunlar dokuları paslandırırlar” dedi.
Şeniz, vücudun sürekli olarak serbest radikallerin erozyonuna uğrayan dokuları yenileyebilmek için antioksidanlara ihtiyaç duyduğuna işaret ederek, bu “dost” maddelerin bir kısmının vücut tarafından üretildiğini bir kısmının da meyve ve sebzelerle dışarıdan alınması gerektiğini vurguladı.
Ağır yemekler yenilmesinin, besinlerdeki katkı maddelerinin, ilaç artıklarının, güneş ışığının, havadaki kimyasal maddeler, egzoz ve baca dumanları ile karşılaşılan pek çok kanserojen maddenin vücuttaki antioksidan ihtiyacını artırdığını anlatan Şeniz, bu nedenle beslenmede sebze ve meyvelere büyük önem verilmesinin büyük önem taşıdığını bildirdi.
Şeniz, yeterli düzeyde antioksidan alınmadığında kanser ve kalp hastalıklarının görülme riskinin arttığı, yüksek tansiyon ve damar tıkanıklıklığı görülme oranlarının yükseldiğini belirterek, şunları söyledi:
“En bilinen antioksidanlar A, E, C vitamini, selenyum ve çinkodur. Üzüm çekirdeği, şu ana kadar bulunan en güçlü antioksidan madde taşıyıcısı olarak literatüre geçmiştir. Özellikle siyah üzüm çekirdeğiyle birlikte yenilmeli. Çekirdek yutularak değil çiğnenerek yenilmeli. Böylelikle doğal bir antioksidan alınmış olunur. Siyah üzümün yapımında kullanıldığı kırmızı şarabın kalp hastalıklarından koruduğu literatüre geçmiştir. Sebzelerde ise brokoli, lahana, karnabahar, Brüksel lahanası, havuç, semiz otu, kereviz, soğan ve sarımsağın güçlü birer antioksidan kaynağı olduğunu görüyoruz. Daha koyu ve canlı, daha parlak renkli sebze ve meyveler daha çok antioksidan madde içerirler. Örneğin, domateste en çok bulunan ve diğer kırmızı sebzelere de rengini veren likopen, güçlü bir antioksidandır. Dolayısıyla domatesi yaz-kış yemeyi öneriyoruz. Yeşil çay antioksidan özelliği taşır ve mutlaka içilmesi gerekir. Ceviz, badem, fındık, kabak ve ay çekirdeği de antioksidan kaynağıdır. Bunun için bu yiyecekleri mutlaka yemeliyiz.”
Prof. Dr. Şeniz, meyvelerden kivi, çilek, mürdüm eriği, böğürtlen, yaban mersini ve kuşburnunda da bolca antioksidan bulunduğunu kaydederek, “Bitki çaylarından kekik, biberiye, adaçayı gibi çaylar ve nane, zencefil, zerdeçal gibi baharatlar önemlidir. Sağlığımızı korumak için bol bol, mevsiminde taze meyve ve sebze tüketmeliyiz” dedi.
Kaynak: Ntv-Msnbc
Vücut oksijen kullanırken ortaya çıkan atık maddelerin “serbest radikaller” olarak adlandırıldığını ifade eden Prof. Dr. Vedat Şeniz, “serbest radikaller yüksek düzeyde tahrip edici etkiye sahiptirler. Çünkü temas ettikleri moleküllerin yapısını bozarlar. Başka bir ifadeyle bunlar dokuları paslandırırlar” dedi.
Şeniz, vücudun sürekli olarak serbest radikallerin erozyonuna uğrayan dokuları yenileyebilmek için antioksidanlara ihtiyaç duyduğuna işaret ederek, bu “dost” maddelerin bir kısmının vücut tarafından üretildiğini bir kısmının da meyve ve sebzelerle dışarıdan alınması gerektiğini vurguladı.
Ağır yemekler yenilmesinin, besinlerdeki katkı maddelerinin, ilaç artıklarının, güneş ışığının, havadaki kimyasal maddeler, egzoz ve baca dumanları ile karşılaşılan pek çok kanserojen maddenin vücuttaki antioksidan ihtiyacını artırdığını anlatan Şeniz, bu nedenle beslenmede sebze ve meyvelere büyük önem verilmesinin büyük önem taşıdığını bildirdi.
Şeniz, yeterli düzeyde antioksidan alınmadığında kanser ve kalp hastalıklarının görülme riskinin arttığı, yüksek tansiyon ve damar tıkanıklıklığı görülme oranlarının yükseldiğini belirterek, şunları söyledi:
“En bilinen antioksidanlar A, E, C vitamini, selenyum ve çinkodur. Üzüm çekirdeği, şu ana kadar bulunan en güçlü antioksidan madde taşıyıcısı olarak literatüre geçmiştir. Özellikle siyah üzüm çekirdeğiyle birlikte yenilmeli. Çekirdek yutularak değil çiğnenerek yenilmeli. Böylelikle doğal bir antioksidan alınmış olunur. Siyah üzümün yapımında kullanıldığı kırmızı şarabın kalp hastalıklarından koruduğu literatüre geçmiştir. Sebzelerde ise brokoli, lahana, karnabahar, Brüksel lahanası, havuç, semiz otu, kereviz, soğan ve sarımsağın güçlü birer antioksidan kaynağı olduğunu görüyoruz. Daha koyu ve canlı, daha parlak renkli sebze ve meyveler daha çok antioksidan madde içerirler. Örneğin, domateste en çok bulunan ve diğer kırmızı sebzelere de rengini veren likopen, güçlü bir antioksidandır. Dolayısıyla domatesi yaz-kış yemeyi öneriyoruz. Yeşil çay antioksidan özelliği taşır ve mutlaka içilmesi gerekir. Ceviz, badem, fındık, kabak ve ay çekirdeği de antioksidan kaynağıdır. Bunun için bu yiyecekleri mutlaka yemeliyiz.”
Prof. Dr. Şeniz, meyvelerden kivi, çilek, mürdüm eriği, böğürtlen, yaban mersini ve kuşburnunda da bolca antioksidan bulunduğunu kaydederek, “Bitki çaylarından kekik, biberiye, adaçayı gibi çaylar ve nane, zencefil, zerdeçal gibi baharatlar önemlidir. Sağlığımızı korumak için bol bol, mevsiminde taze meyve ve sebze tüketmeliyiz” dedi.
Kaynak: Ntv-Msnbc
Konular
- Tatlıyı yoğurtla tüketin
- Eti ağırlaştıran hile
- Şişmanlatmayan cips üretildi
- Kadınlar obeziteye karşı ücretsiz tedavi edilecek
- Sonbahar diyetiyle kışı sağlıklı geçirin
- Hazır dondurmanın cazibesi de çok kalorisi de
- Kilo verebilmeniz için 7 öneri
- Bağışıklık sisteminizi güçlendiren C vitaminine ağırlık verin!
- Tek yönlü diyet zararlı
- Türk çayının 25 yıl ömrü kaldı
- Her sabah iki kaşık bal hastalık savar
- Karpuz peynir diyeti ile hafifleyebilirsiniz!
- Alıç ve Alıç Çayının Faydaları
- İğdenin Faydaları
- Adet Sancısına Karşı Civanperçemi Kürü
- Kist ve miyomlara karşı soğan suyu kürü
- Sağlık için önemli tavsiyeler
- Kısırlığın nedenleri ve hamile kalmanın doğal yolları
- Soğan hakkında bilmeniz gerekenler
- Soğanı odaya koymak ne işe yarar?
- Soğanın Faydaları Nelerdir?
- Soğanın Zararları Var mıdır?
- Soğan Çeşitleri Nelerdir?
- Soğan Zayıflatır mı?
- Soğan Suyunun Faydaları Nelerdir?
- Soğanı ayak altına koymanın faydası
- Soğan Suyunun Yan Etkileri Var mı?
- Adet Düzensizliği ve Polistik Over’a Karşı Soğan Suyu
- Öksürük için ballı soğan rendesi nasıl hazırlanır?
- Sarımsak yedikten sonra vücudunuzda neler gerçekleşiyor?