Besin

Mucizevi besin 'bal'

Yarım kilo bal için 17 bin arı 10 milyon çiçeği ziyaret ediyor. Bu değerli besin, mucizevi üretilişinin yanı sıra vücutta da harikalar yaratıyor.

Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Sunay ile bal hakkında geniş sohbet etme fırsatı buldum. Ve üretiminden tüketimine öğrenmemiz gereken pek çok nokta olduğunu fark ettim. Bal nasıl oluşur? 1 kg. bal için arılar ne kadar çalışır? Çiçek ve çam balı arasındaki farklar neler? Şimdi Aslı Hanım’dan bunları öğrenelim, ilerleyen haftalarda balla ilgili bazı önemli araştırma sonuçlarını paylaşacağım.

ÇALIŞKAN ARILAR
Arılar 20 milyon yıldır bal üretiyor. Nektar yani çiçeklerden toplanan şeker, su ve bazı başka eser miktardaki maddeleri içerir. Arılar balı kovanlara keselerinde taşırlar. Bal, nektar olarak bilinen kolay bozulan ince tatlı sıvının, arıların vücutlarından salgıladıkları bir takım enzimlerle işlenmesi sonucu, dayanıklı, yoğun ve yüksek besin değeri içeren bir gıda maddesine dönüştürülmesiyle elde edilir.

En çok bu besinler zehirliyor

Özellikle yaz aylarında artan besin zehirlenmesine yol açan bakteriler üremek için et, süt, tavuk, yumurta gibi proteince zengin besinleri tercih ediyor.

Toplum sağlığını yakından ilgilendiren besin zehirlenmelerinin bir mikroorganizma veya buna ait toksinle bulaşan gıdanın yenmesinin ardından ortaya çıktığını söyleyen Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hande Aydemir, bazı gıdalara dikkat çekti.

Kuluçka dönemleri besin zehirlenmelerine neden olan mikroorganizmaların türüne göre 1 ile 72 saat arasında değişkenlik gösterdiğini, ilk ortaya çıkan yakınmaların ise ishal, bulantı, kusma, karın ağrısı, karında kramp gibi etkenler olduğunu anlatan Aydemir, şunları söyledi:

Besin Hazırlama İlkeleri

Besinleri hazırlamak için uygulanan işlemler, gıdaların besleyici değerini arttırır ya da azaltabilir. Aşağıda bazı örnekler verilmiştir. Besinleri hazırlamada bu kurallara uymanın, yeterli ve dengeli beslenmenize katkısı olacağını unutmayınız.

Ekmek, çörek, kurabiye yapmak için hamurun mayalandırılması besleyici değerini arttırır; kabartma tozu, karbonat gibi maddeler ise azaltır.

Mayalandırılmadan yapılan ekmeğin besleyici değeri, mayalı ekmekten daha düşüktür.

En besleyici ekmek, dış kepeği biraz ayrılmış; fakat özü ve iç kepeği ayrılmamış undan, iyice mayalandırılarak yapılan ekmektir.

Tarhana güneşte kurutulursa vitamin değeri azalır. Bu nedenle gölgede ve üstü örtülü olarak kurutulmalıdır.

Süt ve yoğurt, aydınlık yerde ve güneşte bekletilirse vitaminleri kaybolur.

Kuru fasulyenin faydaları

Kötü kolesterolü düşürüyor, mide ve bağırsakları tedavi ediyor... Bugüne kadar sağlıklı ve zinde bir yaşamın doğru beslenmeden geçtiğini vurgulayan uzmanlar, bu konuda hep lifli gıdaların vazgeçilmezliğinden bahsetti.



Genellikle espri konusu yapılsa da çözünebilen lifli yiyeceklerin başında gelen 'kuru fasulyenin faydalarına' ise Amerikalı diyetisyenlerden destek geldi. İlaç Enstitüsü ve Amerikan Diyetetik Birliği (ADA), her gün yeterli miktarda lifli yiyecek tüketmenin vücudu birçok hastalıktan koruduğunu açıkladı. Uzmanlar, kuru fasulye gibi baklagillerden zengin beslenmenin yararlarını şu altı maddede özetledi:



1. Kalp hastalıklarına karşı korur. Günlük 12-33 gram lif alımının kan basıncını düşürdüğü gözleniyor. Ayrıca, lifli gıdanın kalp krizi ölümlerini yüzde 27 azalttığı biliniyor.



2. Diyabeti kontrol altında tutmaya yardım eder. Kan şekerinde daha yavaş artışa geçmesini sağlar.


3. Mide, ince ve kalın bağırsağı tedavi eder. Lifler kalın bağırsakta mayalanır ve kalsiyum gibi önemli minerallerin emilimine yardımcı olur.



4. Meyve, sebze, arpa, yulaf ve kuru baklagil gibi çözünebilir lifler, kandaki kötü kolesterolü düşürür.


5. Buğday ekmeği, kahverengi pirinç gibi tohumlu, taneli çözünemeyen lifler mide, ince ve kalın bağırsakların çalışmasını güçlendirir.

Lifli Gıdaların Şaşırtan Faydaları

İlaç Enstitüsü tarafından yapılan en son açıklama ve Amerikan Diyetetik Birliği (ADA) tarafından tanımlanan yazılı görüşe göre, diyet yemeği olan lifler, insanın ince bağırsağında sindirilmeyen ve emilemeyen karbonhidrat bileşenlerini içeriyor. Bunların vücudumuzu birçok hastalığa karşı koruduğu belirtiliyor.


Lifler diyetimizde neden bu kadar önemli? İşte bunun nedenleri:

1. Yeterli lifli gıda alımı kalp hastalıklarına karşı koruyor. Araştırmalar, günlük 12-33 gram lif alımının kan basıncını düşürdüğünü, kandaki kolesterol düzeyini iyileştirdiğini ve kardiyovasküler hastalıklarla ilişkilendirilen iltihabı azatlığını gösteriyor. Ayrıca, yapılan birçok araştırmada, diyete eklenen 10 gr lifli gıdanın kalp krizi ölümlerini yüzde 27 oranında azalttığı bulundu.

2. Çözünebilir lifler, kandaki kötü kolesterolü düşürüyor. Çözünebilir lif içeren yiyecekler arasında elma, arpa, yulaf, fasulye ve diğer kuru baklagiller, meyve ve sebzeler yer alıyor. Diğer çözünebilir lif kaynakları ise psilyum (pire otu), guar gum, pancar lifi, xanthan gum ve pektin.

3. Çözünemeyen lifler mide, ince bağırsaklar ve kalın bağırsakların çalışmasını güçlendiriyor. Buğday ekmeği, kahverengi pirinç gibi tohumlu, taneli yiyeceklerin tümü çözünemeyen lif kaynağıdır. Bazı yiyecekler doğal müshil maddesi içeriyor. Bunlar: kabak, bal, rubarb (Antrakinont türevi glikozid içeren bitki), incir, kuru erik, ahududu, çilek, elma kompostosu.

Enginarın Yararları

Yumru şeklinde çiçekleri olan ve 2 metreye kadar uzayabilen bir bitki olan Enginar, A ve C vitaminleri ile kalsiyum, potasyum, demir, manganez ve fosfor mineralleri açısından zengindir.

Enginar karaciğer için çok faydalıdır; karaciğeri korur ve karaciğer hastalıklarının daha çabuk iyileşmesini sağlar. Karaciğer, böbrek ve bağırsakların düzenli çalışmasına yardımcı olur ve böbrek kumlarını döker. Sindirimi kolaylaştırır. İdrar söktürücüdür. Kandaki şeker oranını ayarlar, kolesterolü düşürür. Vücuda dinçlik verir. Bedeni ve zihinsel yorgunluğu giderir. Meme, rahim ağzı ve prostat kanserini önlemeye yardımcı olur. Enginar kalbi ve damar sağlığını korumakta da etkilidir. Hücrelerin yıpranmasını engelleyerek yaşlanmanın etkilerini azaltır. Sarılıkta faydalıdır. Romatizma şikâyetlerini azaltır. İshali keser. Ter kokusunu giderir. Ateş düşürücü ve iştah açıcıdır.

Domatesin Yararları

Domatesin içinde bulunan A ve C vitaminleri, folik asit, potasyum, gıda lifi ve koruyucu antioksidanların faydaları tartışılamaz.

Bol ve çeşitli vitaminleri, mineralleri ve faydalı organik asitleri ile tıbbi değeri çok yüksek bir sebze olan domatesin, vücuda kükürt, fosfor ve organik sodyum verdiğini vurgulayan uzmanlar, bir domatesteki C vitamininin, tavsiye edilen günlük miktarın yüzde 50'sinden fazla olduğunu bildiriyor.

Uzmanlar, domatesin damarları yumuşattığını, kanı durulttuğunu, üre miktarını düşürdüğünü, vücudu gençleştirdiğini belirterek, kalp, karaciğer, böbrek bozuklukları ve şekerliler için çok faydalı olduğunu ifade ediyor.

Brüksel Lahanasının Yararları

Brüksel lahanası (Brassica oleracea Gemmifera) Brassicaceae (turpgillerden), küçük yumru şeklinde ve kalınca kat kat yaprakları olan bir sebze türü.

Brokoli gibi kansere yakalanma riskini büyük ölçüde azaltan bir başka kış sebzesini veren Brüksel lahanası, Turpgiller'dendir. Anayurdu bilinmeyen bitki, ABD ve Avrupa'da yaygın şekilde yetiştirilmektedir. Türkiye'de de tarımı başlamış olup sebze, halk arasında yavaş yavaş tanınmaktadır.

Brüksel lahanası denilen başçıklar iki boyutta görünür. Minik olanları, koyu renkli ve hoş kokuludur. Başçık irileştikçe rengi açılır ve kokusu keskinleşir. Brüksel lahanası, çorbası yapılarak, 2-3 dakika haşlanıp et yemeklerinin yanına garnitür olarak konularak yenilir. Minik olanları dondurulup sonra tüketilmeye daha uygundur.

BESİN DEĞERLERİ

Brokolinin Yararları

Brokolinin faydalı olduğu alanlar bir hayli geniş. Meme, prostat, bağırsak, akciğer ve idrar kesesi kanserlerine ve kalp dolaşım hastalıklarına karşı güçlü bir koruyucu olduğu bilinen brokolinin içindeki bazı maddeler, Amerika da zenginleştirilerek ilaç maddesi haline getirildi. Bugün bu ilaçlar kanser tedavisinde de kullanılıyor. Ayrıca brokoli, içindeki bitkisel hormonlar (indol ve indol türevleri) sayesinde vücudumuzdaki hormon dengesini ayarlayıcı bir özelliğe de sahip. Yine Amerika da bazı klinikler, menopoz donemdeki kadınlarda östrojen hormonunun düzenli çalışması için brokolideki bitkisel hormonlardan yararlanıyorlar. Brokoli, aynı zamanda bir antioksidan. Yani hücre zarlarına ve hücre DNA sına zarar veren serbest radikalleri zararsız hale getiriyor.

Bezelyenin Yararları

Protein, lif ve nişasta açısından zengin bir besindir. Bezelye A, C ve B grubu vitaminlerinin yanı sıra demir, fosfor ve potasyum gibi mineralleri de içinde barındıran besleyici bir sebzedir. Kuru bezelye protein ve nişasta açısından taze bezelyeden daha zengindir. Bununla birlikte, taze bezelyeyi sindirmek daha kolaydır.

Bezelye vücuda enerji verir ve vücudu kuvvetlendirir. Kasların gelişmesine ve yenilenmesine yardım eder. Kansızlığa iyi gelir. Kan Kanserine karşı koruyucudur. Karaciğerin çalışmasını düzene sokar. Özellikle taze bezelye bağırsakları çalıştırarak kabızlığı giderir.

Kansızlığı gideren ve pekliği geçiren taze bezelyenin, kan kanserine karşı koruyucu etkisi olduğunu ifade eden uzmanlar, gıda değeri ve insana zarar vermeme bakımından fasulyeden daha üstün olduğunu savunuyor.

Bamyanın Yararları

Daha çok ılıman iklimlerde yetişen Bamya, meyvesi yuvarlak, oval ve yeşil; yaprakları asma yaprağı şeklinde Ebegümecigiller familyasından; yaprakları asma yaprağına benzeyen, meyvesi beş bölmeli, tohumları yuvarlak ve yeşilimtrak gri renkte, sebze olarak yenen bir bitkidir. Amasya, Balıkesir bamyası gibi çeşitleri vardır. içinde Avitamini B1,B2 ve C vitamini vardır.Magnezyun ve demir bakımındanda oldukca zengin bir bitkidir.

Bamyanın Faydaları :

Mide ve bağırsakların düzenli çalışmasını sağlayarak sindirim sistemine yardımcı olur. Lif oranı yüksek bir besin olan Bamya, idrar söktürücüdür ve kabızlığı gidermekte faydalıdır. Mineraller açısından da zengin bir sebze olan Bamya, halsizliğe iyi gelir.

-Kabızlığı giderir
-Mide ve bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar.
-Sindirime faydalıdır
-Kanı temizliyor.
-İdrar söktürücüdür.
-Halsizliğede çok iyi gelir.

Bamya, iyice olgunlaşıp kartlaşmadan taze olarak toplanmalı ve tüketilmelidir. Yaş ya da kuru olarak tüketilebilir. Bamyanın çiçeği de faydalıdır. Çiçekleri ezilip kaynatılarak suyu içilirse göğsü rahatlatır ve yumuşatır.

Kırmızı Et Çeşitleri




100 gr yağsız et : 91 kalori

100 gr az yağlı et : 156 kalori

100 gr orta yağlı et : 307 kalori

100 gr çok yağlı et : 425 kalori



KUZU ETİ

1 yaşından küçük koyun yavrusuna kuzu denir. Hafif yağlıdır. 4-9 kilo arası gelenler ve genellikle ocak-mart sonlarına kadar bulunanlar süt kuzusu, 10-15 kg arasında olan ve Mayıs-Aralık arasında bulunanlar Koyunlaşmış kuzudur. Dişisi erkeği farketmez.

KOYUN ETİ

Etler Hakkında Çeşitli Bilgiler

Et başlıca besin kaynaklarımızdan birisidir. İnsanların beslenmesi için şart olan üç ana besin Protein, Yağ ve Karbonhidrat ette mevcut olmakla birlikte asıl Protein (azotlu maddeler) açısından epey zengindir.

Besinleri Hazırlama İlkeleri

Besinleri hazırlamak için uygulanan işlemler, gıdaların besleyici değerini arttırır ya da azaltabilir. Aşağıda bazı örnekler verilmiştir. Besinleri hazırlamada bu kurallara uymanın, yeterli ve dengeli beslenmenize katkısı olacağını unutmayınız.

Ekmek, çörek, kurabiye yapmak için hamurun mayalandırılması besleyici değerini arttırır; kabartma tozu, karbonat gibi maddeler ise azaltır.

Mayalandırılmadan yapılan ekmeğin besleyici değeri, mayalı ekmekten daha düşüktür.

En besleyici ekmek, dış kepeği biraz ayrılmış; fakat özü ve iç kepeği ayrılmamış undan, iyice mayalandırılarak yapılan ekmektir.

Tarhana güneşte kurutulursa vitamin değeri azalır. Bu nedenle gölgede ve üstü örtülü olarak kurutulmalıdır.

Süt ve yoğurt, aydınlık yerde ve güneşte bekletilirse vitaminleri kaybolur.

Yeşil ve sarı sebzelerden yapılan salatalar, limon ya da sirke eklendikten sonra bekletilirse A ve C vitamin değeri azalır. Bu nedenle salatalara limon ve sirkenin servis yapılmadan hemen önce eklenmesi uygun olur.

Yumurta yiyerek nasıl zayıflanır?

Yumurtanın tokluk hissi verdiğini biliyor muydunuz?

Kolesterolü arttırdığı için yumurtadan uzak durmuş olabilirsiniz. Oysa bakın ne gibi bir fayda sağlıyor!

Yaklaşık 120 aşırı kilolu erkek ve kadın hasta arasında yapılan bir araştırmanın sonuçları, yumurtanın yeni bir faydasını ortaya çıkardı.

İki ayrı gruba ayrılan hastalardan birinci grup kahvaltıda 2 yumurta tüketirken, ikinci grup aynı kalori ve yağ oranlarında baget ekmek tüketti.

Yaklaşık 8 hafta süren araştırmada, katılımcıların haftada en az 5 sabah düzenli olarak kahvaltı etmeleri sağlandı. Bu kahvaltı menüleri 1000 kalorinin altında tutuldu ve yağ açısından düşük seviyeli yiyecekler tüketildi.