Bayram

Bayramda beslenmeye dikkat!

Ramazan ayındaki beslenme alışkanlıklarının bayramda aniden değişmesiyle birlikte fazla yemek yemek ve aşırı tatlı tüketmek sağlık sorunlarına neden olabilir.

Uzmanlar, Ramazan ayındaki beslenme alışkanlıklarının bayramla birlikte aniden değiştirilmemesi konusunda uyardı.

Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Zuhal Yargıtay, Ramazan ayındaki beslenme alışkanlıklarının bayramla birlikte aniden değiştirilmemesi gerektiğine dikkati çekerek, ramazan sonrası aşırı yemek yemenin veya fazla tatlı tüketiminin sağlık açısından bazı problemleri de beraberinde getireceği uyarısında bulundu.

Kurban Bayramı'nda Beslenmenize Dikkat Edin

Kurban Bayramı'nda artan kırmızı et ve tatlı tüketimi, yağ ve kolesterolde ani yükselişlere neden oluyor. Özellikle ailesinde kalp ve şeker hastalığı bulunan kişilerin, mide rahatsızlığı olanların bu konuda daha hassas davranmaları gerekiyor. Amerikan Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölüm Şefi Dyt. Ayşe Korkmaz, bayram boyunca dikkat edilmesi gerekenlere ilişkin bilgiler aktarıyor.

Bayram boyunca kalabalık ve çok keyifli olan aile yemeklerinin daha sık olması, yenilen yemek miktarının artması, özellikle tatlı gıdalar, hamur işleri, kızartmalar ve et tüketiminin fazla yapılması nedeniyle ciddi sağlık sorunları oluşabiliyor.

Amerikan Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölüm Şefi Dyt. Ayşe Korkmaz’a göre, özellikle Kurban Bayramı’nda yoğun et tüketilmesinin yol açacağı sorunlara dikkat çekiyor. Ailesinde kalp, hipertansiyon ve şeker hastalığı gibi kronik hastalığı olanlar; gastrit, ülser gibi mide rahatsızlığı bulunan kişilerin, yaşı ilerlemiş aile büyüklerinin bu konuda daha hassas davranmalarını öğütlüyor.

Kurban Bayramı’nda et kullanımında nelere dikkat etmek gerekiyor?

Kurban Bayramında Et Tüketimi Nasıl Olmalı?

Memorial Ataşehir Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Şefika Aydın Selçuk, “Kurban bayramında tüketilecek etler hakkında bilinmesi gerekenler” hakkında bilgi verdi.

Bilinçsiz kesilen kurbandan tüberkülozdan kuduza kadar pek çok hastalık bulaşabilir

Kurban bayramında kesilecek hayvanın muhakkak veteriner kontrolünden geçmiş olması gerekir. Kesim sırasında özellikle uygun koşullarda kesilmeyen kurbanlık hayvanlardan insanlara tenya, şarbon, tüberküloz, kuduz, salmonella gibi hastalıkların bulaşma tehlikesi vardır. Kesim öncesinde eller temiz olmalı, elin etrafında yara, kesik benzeri şikâyeti olanların çiğ etle direk temasa geçmemesi önemlidir. Gerekirse eldiven kullanılmalıdır.

Et kesildikten sonra hayvanın kanı çok iyi akıtılmalıdır. Kanı iyi akıtılmamış hayvanın etinde zararlı mikroorganizmalar çabuk ürer ve et çabuk bozulur. Kurban eti kesim sonrasında parçalar halinde güneş görmeyen serin bir yere serilerek ilk dinlendirme işlemi yapılmalıdır. Uzun süre lastik kıvamında et yemek istemiyorsanız bu dinlenmeye gereken önemi göstermelisiniz. Ortalama 3-5 saatte oda ısısına düşen eti sonrasında ön soğutma için buzdolabına kaldırmalısınız. Ön soğutma işleminden geçmeli etin tüm yüzeyi ve iç kısımları da gereken soğukluğa ulaşmalıdır.

Etinizi derin dondurucuda saklayın

Kurban Bayramı'nda et yerken sağlığınızdan olmayın!

Her yıl Kurban Bayramı’nın gelmesi ile birlikte ülkemizde et tüketiminde artış meydana geliyor. Ancak besin değeri açısından vücudumuz için faydalı olan et, yanlış pişirme yöntemleri sonucunda son derece zararlı bir gıda maddesine dönüşebiliyor. Hatta bazı hazırlama yöntemleri insanlarda kanseronejik etkiler görülmesine neden olabiliyor. Kadıköy Şifa Tıp Merkezi - Ataşehir Beslenme ve Diyet Uzmanı Seda Bahtiyar Tatay, et tüketiminde dikkat edilmesi gerekenleri açıklıyor ve Kurban Bayramı’nı daha sağlıklı geçirmek için öneriler sunuyor.

Fazla pişmiş et ve tavuk gerçekten kanserojen mi?

Kadıköy Şifa Tıp Merkezi - Ataşehir Beslenme ve Diyet Uzmanı Seda Bahtiyar Tatay, fazla pişmiş hatta kararmış ızgara et, tavuk ve hindinin içerisindeki bir maddenin bu gıdaların DNA’sında mutasyona sebep olduğunu ve insanlarda kanserojenik etki gösterebileceğini söylüyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Seda Bahtiyar Tatay’ın açıklamasına göre yapılan çalışmalar etini veya tavuğunu çok pişmiş yiyen kişilerde, az pişmiş veya orta pişmiş yiyenlere göre çeşitli kanserlerin (prostat,pankreas, kolon,göğüs gibi) ortaya çıkma sıklığında artış görülüyor. Izgarada yapılan ette, 175 dereceyi geçtikten sonra HCAs denilen kanserojen maddeler oluşmaya başladığını vurgulayan Tatay, bu oluşumun etin yapısını oluşturan amino asitlerin çok yüksek ısıya maruz kalmasıyla meydana geldiğini ekliyor.

Kurban eti 24 saat sonra yenmeli

Kurbanlık hayvanın kesilmesinin ardından etinin, 24 saat bekletildikten sonra tüketilmesi gerektiği belirtildi.

Konya’da, Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Yrd.Doç.Dr. Mehmet Akman, kurbanlık hayvanın kesildikten sonra etinin hemen tüketildiğine dikkat çekerek, “Bu çok yanlış bir uygulamadır. Etin hemen tüketilmesi sağlığımıza zarar veriyor. Et 24 saat bekletilmelidir. Hatta bu bekletme işlemi buzdolabı veya derin dondurucuda yapılmalıdır. Bekletilmeden tüketilen et sindirim sistemi hastalıklarına neden olur” dedi.

Etin yağ katılmadan pişirilmesi gerektiğini de belirten Yrd.Doç.Dr. Akman, “Et, kendi yağı ile pişirilmelidir. Kırmızı et, demir açısından zengin bir gıdadır. Eti tüketirken sade tüketmek yerine salata ve yeşilliklerle tüketilirse daha çok demir vitanimi kazanırız” diye konuştu.

Yrd.Doç.Dr. Mehmek Akman, etin uzun süre yağda kızartılması ya da kavrulmasının kansorejen maddelerin oluşmasına neden olduğunu, haşlama ya da fırında pişirilmesinin sağlık yönünden daha iyi olacağını söyledi. Yrd.Doç.Dr. Akman, ayrıca, uzun süre saklanacak etin küçük parçalara bölünmesini tavsiye etti.

Kurban Bayramı'nda Yemek Pişirme Yöntemleri

Besin değeri oldukça yüksek bir gıda olan kırmızı etin içeriğinde proteinler, yağlar, çeşitli vitaminler ve madensel tuzlar bulunur. Bununla birlikte et, yeni hücrelerin oluşmasını dolayısıyla dokuların yenilenmesini sağlar. İştah açar, sindirimi kolaylaştırır. Hormonların çalışmasını düzenler, vücut direncini artırır.

Bu nedenle ete sadece bayramlarda değil, günlük beslenmede de sık sık yer verilmelidir. Et veya et suyu ile yemeklerin besin değeri artırıldığı gibi, lezzetinde de fark yaratılır.

Pişirme yöntemleri

*Et yemekleri pişiriliş şekline göre kavurmalar, haşlamalar, salçalı, sebzeli yemekler, kebaplar, kızartmalar, ızgaralar ve fırın yemekleri olarak çeşitlik kazanır.

*En kolayı ve en sağlıklısı eti haşlamaktır. İçine yağ eklenmediği için, çok hafif bir yemek olur. Ancak etin lezzeti cinsi ve haşlama süresi ile doğru orantılı olarak değişir. Örneğin; koyun etini 2,5 saat haşlamak gerekir, büyük kuzu 1 saat 15 dakika, süt kuzusu da 1 saat 15 dakika haşlanmalıdır.

*Kebaplarda genellikle, ya koyun ya da kuzu eti kullanılır. Özellikle kebaplar ve sebzeli et yemekleri kendi suyunda ve kısık ateşte pişirildiklerinde çok lezzetli olur. Bu yöntem uygulanırken tencere ve kapak kenarı hamurla kapatılır ve üzerine de bir ağırlık konur.

Kurban etini nasıl pişirmeli ve nasıl tüketmeliyiz?

Bayramda yenen tatlılar, şekerler, pastalar, börekler ve tabi öğünlerde fazlaca tüketilen kurban etleri…

Kurban bayramının sağlığınızı olumsuz etkilemesine izin vermeyin.
Kurban etlerini ve tatlıları sağlıklı şekilde tüketmeyi öğrenmek kurban bayramının sağlığımızı olumsuz etkilememesi için şart.

Kurban etinin ne miktarda, nasıl, neyle birlikte tüketileceğini bilmek, sağlıklı hazırlama, pişirme ve saklama yöntemlerini uygulamak çok önemli.

Etin tüketim miktarına dikkat edilmeli.
Kırmızı etin tüketimi belli miktarlarla sınırlandırılmalıdır. Çünkü; ette bulunan yüksek miktardaki doymuş yağ, kandaki kolesterol seviyesini yükseltir ve koroner kalp rahatsızlıklarına davetiye çıkartır.

Peki ne kadar tüketilmeli?
Normal şartlarda, yetişkin bir birey için günlük et gereksinimi; 90-120 gram dır. Bu miktar; 3-4 köfte büyüklüğünde ete karşılık gelmektedir. Bu miktar aşılmamalıdır.

Kalp-damar, şeker hastalığı ve yüksek tansiyonu olanlar nasıl tüketmeli?
v Yağlı etlerin, doymuş yağ ve kolesterol içeriği diğerlerine nazaran daha fazladır. Bu yüzden; yağsız veya az yağlı etleri tercih etmeleri önemli.
v Tüketim miktarına çok dikkat etmeli, aşırı miktarlara kaçılmamalıdır.
v Eti sağlıklı şekilde pişirerek (haşlama, ızgara) tüketmeye önemle dikkat etmelidirler.

Etin pişirme yöntemi önemli!

Bayramda aşırı yeme sendromu yaşanıyor

Hazımsızlığa karşı rezene çayı, metabolizmayı hızlandırmak için günde 2 litre su için, sütlü tatlıları tercih edin, hamur işi olanların sadece tadına bakın, her yemek arasında meyve tüketin, badem ve bitter çikolatayı tercih edin...



Ramazan’da beslenme düzeninin değişmesiyle birlikte bayramda aşırı yemek yeme eğilimi ortaya çıkıyor. Bayramda kilo alma riskinin arttığına dikkat çeken Medical Park Göztepe Hastane doktorlarından Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Çağatay, “Bayram gibi sosyal dönemlerde aşırı yeme sendromu yaşanır. Bir hafta gibi kısa süreli tatillerde bile 2-3 kg. kadar kilo alımı görülebilmektedir. Bayram tatillerinde gerek açık büfeler, gerekse evlerdeki ikramlar reddedilemez bir açlık ile her şeyden tatmaya yöneltir” dedi.

Misafirlerinize baklava yerine meyve ikram edin

Diyetisyen İpek Ağaca, Şeker Bayramı'nda ziyaretçilerinize sağlıklı ikramlar sunmanızı tavsiye etti: Onlara tatlı yerine meyve, kola yerine limonata ikram ederek; misafirlerinizin sağlıklarını koruyun!..



Memorial Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Diyetisyen İpek Ağaca, Şeker Bayramı'nda sağlıklı beslenmenin yollarını anlattı. Şeker Bayramı'nda ikram edilen baklava gibi şerbetli tatlıların, şekerlerin, pastaların, çikolataların, hamur işlerinin, şekerli ve asitli içeceklerin hem kilo alımına yol açtığını, hem de kan şekerinde dalgalanmalar yarattığını belirten Ağaca ekledi:

Bayram detoksunda yediklerinizi 20 kez çiğneyin!

Dr. Aşkın Yüksel, Şeker Bayramı'nda kilo almak istemeyenlere detoks yapmalarını önerdi ve ekledi: Ne yerseniz yiyin, 20 kez çiğneyin. Lokmaları çiğnemek sindirimi kolaylaştırır...

Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Aşkın Yüksel, vücudunuzun değişen ritmini bayram günlerinde şoka uğratmamanız için öneri ve uyarılarda bulundu:

Diyet uygulayın

1- Oruç tuttuğumuz günlerin geride kalmasıyla tatil fırsatından da yararlanıp, Ramazan'da aldığımız kiloları ve dengesiz beslenme alışkanlığının getirdiği toksinleri atmak amacıyla düzenli bir diyet programına geçmemiz yararlı olacaktır. Bayram dönemini bir dinlenme dönemi olarak kabul edersek, rahatlıkla 1-2 kilo fazlalığı vücudumuzdan atabiliriz.

Bol bol çiğneyin

2- Türk toplumunda çiğneme alışkanlığı ne yazık ki çok yok. Ama çiğnemek çok önemlidir. Mide ve tükürük enzimlerinin sindirime yardımcı olması amacıyla, ağız içinde bol bol çiğneme yapmak lazım.

Revani yerine sütlaç ve kazandibi tüketin

Uzmanı Hülya Çağatay, bayramda sütlü tatlılar tüketilmesini öneriyor. Hamur işinde ısrarcı olanları ise, özellikle baklava gibi şerbetli tatlıları küçük porsiyonlar halinde yemeleri konusunda uyarıyor. Bayramda en çok tüketilen tatlılar ve kalorileri ise şöyle sıralanıyor:

* Baklava: 350 kal.
* Künefe: 430 kal.
* Revani: 220 kal.
* Sütlaç: 180 kal.
* Kazandibi: 130 kal.
* Güllaç: 230 kal.
* Meyve: 100 kal.

BAYRAM MÖNÜSÜ

* 1 su bardağı taze sıkılmış portakal suyu.
* Tatlı kırmızıbiber+ 1 salatalık + 1 domates.
* 2 yemek kaşığı lor peyniri.
* 2 ince dilim kepekli ekmek.

'İlk gün' formülü uygulayın bayrama kahvaltıyla başlayın

Bol bol tatlı ve çikolata ikramının yapıldığı Şeker Bayramı, kilo almaya en elverişli dönemlerden biri. Medical Park Bahçelievler Hastanesi'nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Emel Unutmaz, bayramı kilo almadan geçirmek isteyenlere tüyolar verdi. Özellikle bayramın ilk günü nasıl beslenildiğine çok dikkat edilmesi gerektiğini belirten Unutmaz, şu önerilerde bulundu:

Kahvaltıyı atlamayın

Bayramlarda psikolojik olarak yeme eğilimi artar. Ramazan'dan çıkmanın verdiği yeme isteğiyle, ikramlara 'hayır' demek güçleşir. Oysa, özellikle bayramın ilk gününde azar azar ve sık sık beslenmek gerekir. Kahvaltı kesinlikle atlanmamalıdır çünkü atlandığı zaman tüm günün dengesi bozulur. Bayramda her gittiğiniz yerde size sunulan birbirinden güzel tatlılara, aç karınla 'hayır' diyemezsiniz. Bu yüzden kalkar kalkmaz karbonhidrat, protein ve yağı dengeli biçimde içeren bir kahvaltı yapın. Bu; geniş bir bayram kahvaltısı olabileceği gibi, bir tost veya yulaf ezmesi ve sütten oluşan pratik bir kahvaltı da olabilir. Örnek verecek olursak; iki dilim kepekli ekmek ile yapılmış beyaz peynirli yağsız, domatesli bir tost, yanında şekersiz çay veya bunların yerine 1 bardak süt içine konulmuş 5 kaşık yulaf ezmesi, 3 kuru kayısı, 2 ceviz ve 1 çay kaşığı tarçından oluşturulmuş bir kahvaltı tercih edilebilir. Ya da kahvaltıda; tam buğday ekmeği, az yağlı beyaz peynir, zeytin, bol domates, salatalık, maydanoz, 6 adet zeytin ve şekersiz çay tüketilebilir. Gün içinde birçok ikramla karşılaşacağınızı düşünerek, kahvaltı sofrasında şekerli gıdalardan ve fazla ekmek yemekten kaçınabilirsiniz.

Bakanlıktan beslenme uyarısı

Sağlık Bakanlığı Kurban Bayramı öncesi vatandaşları beslenme konusunda uyardı.
Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nden yapılan yazılı açıklamada Kurban Bayramı’nda şeker ve şekerli besin tüketiminin yanı sıra et tüketiminin de arttığına işaret edilerek özellikle şişmanlık yüksek tansiyon kalp-damar mide ve şeker hastalığı olan kişilerin beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiği bildirildi.

Etlerin sebzelerle birlikte pişirilmesi ve tüketilmesinin ’sağlıklı beslenme’ açısından önemli olduğu vurgulanan açıklamada şu uyarılarda bulunuldu: