Zayıflama yöntemleri

Karpuz peynir diyeti ile hafifleyebilirsiniz!



Karpuz; kalp ve prostat sağlığı için önemli rolü olan laykopenden zengindir. Son bilimsel çalışmalar laykopenin aynı zamanda kemik sağlığı içinde faydalı olabileceğini gösteriyor.

• Karpuz, yüksek su içeriği ile yazın terle atılan sıvının karşılanması açısından önemli bir meyvedir.
• Yüksek su içeriği nedeniyle düşük kalorili sayılabilecek meyvelerden biridir. 150 gram karpuz yaklaşık 45 kaloridir.

Kilo verebilmeniz için 7 öneri

Kilo vermek kimileri için zor olabilir ama birkaç unsura dikkat ettiğinizde olumlu sonuçları göreceksiniz.

1.Kalsiyum ve D vitamini içerikli yiyecekler tüketin
Gün içerisinde en az 2 öğününüzde kalsiyum ve D vitamini içeren yiyecekler tüketin. Bu 2 besin öğesinin birlikte bulunduğu besin grubu da süt ve türevleri. Kas ve kemik gelişiminin yanı sıra kilo vermeye de yardımcı oluyorlar. Yapılan araştırmalar her gün 3 porsiyon süt ve süt ürünleri tüketen kişilerin tüketmeyenlere göre daha az kilo aldıkları, daha çabuk kilo verdiklerini gösteriyor. D vitaminin ise kiloyu korumada etkisi olduğu belirtiliyor.

2.Bol posa alın
Günde en az 20 gram posa almaya çalışın. Posalı yiyecekler tokluk hissini artırırken kilo vermeye de destek oluyorlar. Örneğin 1 orta boy elma yiyerek 3.3gr, 12 adet kiraz yiyerek 1.5gr, 1 orta boy armutla 5.1gr, 100gr. ıspanakla 2.2gr, 100gr. nohutla 6.2 gr posa almış oluyoruz.

Zayıflamayı önleyen 10 diyet hatası

Kilo verme çabasıyla ve tamamen iyi niyetle yapılan bazı hatalar sizi çıkmaza sürükleyebiliyor. İşte sık yapılan 10 diyet hatası:

Baharın gelmesi ile birlikte hava sıcaklıkları da giderek artıyor. Kışın giyilen kalın ve katlı kıyafetlerin yerini ince hırka, tişört ve gömleklere bırakması fazla kiloları daha da görünür hale getirecek. Bu durum da “Kilo almak kolay, vermek zor” anlayışı çoğu zaman kişiyi umutsuzluğa düşürüyor.

Oysa unutulmamalı ki; diyet yapmak değil, kilo verme çabasıyla ve tamamen iyi niyetle yapılan bazı hatalar, sizi çıkmaza sürükleyebiliyor. Dyt. E. Yasemin Sancak'a göre diyette sık yapılan 10 yanlış var:

1) “Az yersem, kahvaltımı geç yapıp öğün atlarsam kilo verebilirim”

Ara öğün atladığınızda kan şekeri dengeniz olumsuz etkilenebilir. Bunu alışkanlık haline getirdiğinizde, hem sonraki öğünde daha fazla besin tüketirsiniz, hem de uzun süre herhangi bir besin tüketilmediği için, vücut sinyaller yollayıp kendini korumaya alır ve bir sonraki öğünü depolama eğilimi gösterir. Ayrıca, çok akıllı bir mekanizma olan metabolizma da koruma içgüdüsüyle yavaşlar ve yemediğiniz zaman yakmamaya başlarsınız. Bu durumun devamında kan şekeri dengesizlikleri ileri boyutlara taşınabilir.

2) “Bazı besinleri hayatımdan çıkarmak zorundayım”

Zayıflamak İçin Bitkisel Yöntemler

1. tarif
Yemek yemeden evvel 1-2 bardak ılık süt içilir.

2. tarif
Aç veya tok karnına bol su içilir.

3. tarif
Akşam yemeklerinden uzak durulur. Elma, salatalık ve çorba ile beslenilir.

4. tarif
50 gr. kitre
50 gr. sandaros sakızı
50 gr. ardıç tohumu dövülerek karıştırılır. 3 öğün aç karnına 1 tatlı kaşığı yenir.

5. tarif
Bol kiraz , maydanoz, lahana, marul, tere ve elma yenir. Greyfurt, portakal ve limon suyu içilir.

6. tarif
Sinemaki yaprağı, ardıç meyvesi, funda yaprağı, altun ot, kırk kilit otu, biberiye,
mentollü nane, lavanta, kekik, bamya çiçeği, tarhun otu, ada çayı, kiraz sapı, mısır
püskülü, mercan köşk, söğüt yaprağı anason ve mayana.

Otların tamamı veya bir kısmı aynı miktar karıştırılıp aç karnına 1-2 su bardağı içilir. Tok karnına aynı miktar karışım, az miktarda limon katılarak içilir.

7. tarif
100 gr. kişniş
100 gr.kadar dövülmüş anason, aç karnına 1 tatlı kaşığı su ile içilir.

8. tarif
Ağır yiyeceklerden ( hamur işi, kuru yemiş, tatlı v.s.) uzak durulmalıdır.
Bol sebze ve meyve tüketilmelidir.

Diyet yaparken doğru bilinen yanlışlar

Makarna ve pilavı hayatımızdan tamamen çıkarmak, protein ağırlıklı beslenmek veya sabahları limonlu su içmek gibi...” İşte doğrular ve yanlışlar...

Makarna, pilav, ekmek gibi karbonhidratlar diyetten tamamen çıkarılmalıdır: YANLIŞ.
İnsan vücudu ana enerji kaynağı olarak karbonhidratları kullanır. Zayıflayayım diyerek ekmeği, pilavı kesmek ve bu besinleri hiç tüketmemek vücuda doğru enerjiyi vermemek anlamına gelir. Bu durumda vücutta enerji elde edebilmek için kas ve karaciğerdeki glikojen depoları kullanılır. Yani sudan kilo verirsiniz, şişmanlığınızın nedeni olan yağ dokusu olduğu gibi yerinde kalır. Normal beslenmeye geçtiğinizde iki kat daha fazla kilo alırsınız.

Protein ağırlıklı yemek sağlıklı kilo kaybı sağlar: YANLIŞ.
Protein ağırlıklı beslenmede, vücut proteinleri sindirmek için çok fazla enerji harcar ve zayıflama olabilir. Ancak proteinlerle birlikte çok fazla yağda vücuda gireceği için, kan yağlarında yükselme ve koroner kalp hastalıkları ortaya çıkabilir. Gut hastalığı gelişebilir. Ayrıca, proteinler vücuttan atılmak için kemikten kalsiyum çeker ve buda kemik erimesine neden olur. Bu durumda zayıflasanız bile geri kalan hayatınızı hasta bir insan olarak geçirirsiniz.

Meyve yemekten 2 saat sonra yenir, yoksa bütün yenilenler yağa dönüşür: YANLIŞ.

Besin alerjisi kilo aldırır mı

Sorunun cevabını bekletmeden verelim: Besin alerjisi veya bazı gıdalara karşı toleranssızlık asla kilo aldırmaz.

Dolayısıyla bu gıdaların yenmemesi kilo kontrolüne bir gram bile fayda sağlamaz!

Bu nedenle “gıda intoleransı testleri”nin sonuçlarına göre kilo vermeyi düşünüyorsanız lütfen vazgeçin! Çünkü alerji uzmanları ve dâhiliyeciler gıda intoleransı testlerinin doğruluğuna bile inanmıyor.

“Kilo pazarı” herkesin iştahını kabartacak kadar büyük bir ekonomidir. Kimi ürettiği “yağ eritici mucize iksirler”, kimi şu veya bu bitkiden, ottan, çöpten, yapraktan, yosundan ürettiği “kilo verdiren kapsüller” ile bu alandan para kazanmak ister.

Bazıları hızını alamaz, “yağ kırıcı teknolojiler” geliştirerek yağ kaybını hızlandıran elektrik süpürgesi benzeri “vakumlu aletleri vücudunuzda gezdirerek” size yardımcı olmayı vaat eder.

Bu iyi niyetli yardımların amacı hep aynıdır: Kilo ekonomisinden pay alabilmek. Sonuç ise hiç değişmez: Hüsran!

Diyet Sırasında Dikkat Edilmesi Gereken Kurallar

* Günde 3 ana ve 3 ara öğün tüketin

* Öğünleri atlamayın

* Ara öğünleri mutlaka yiyin

* Öğünler her gün ayni saate yenmelidir

* Kışın günde en az 10 bardak su için;yazın 15 bardak su için

* Çay, türk kahvesi ve nescafe fazla tüketmeyin

* Herhangi bir iş yaparken yemek yemeyin,çünkü gereğinden fazla yersiniz

* Yemek masasında sohbet etmekten kaçının

* Televizyon karşısında yemek yemeyin

* Yemekleri yavaş yiyin (her lokmayı yutmadan önce ortalama 15-20 kere çiğneyin)

* Kısa mesafelerde araba yerine yürüyüşü tercih edin

* Günde en az 40 dakika tempolu yürüyüş yapın veya haftada 3 kez spor yapın

* Tuz ve şeker alınımını kısın

* Tavada kızartmayı bırakıp,ızgara ve haşlama yiyin

* Balık ve tavuk etlerini diğer etlere tercih edin

* Doktorun verdiği diyet listesinin dışına çıkmayın.

Akupunktur İle Zayıflama

Akupunkturun önemi: Öncelikle beyinde, hipotalamusta bulunan iştah merkezini kontrol altına alarak kişinin açlıkla mücadele etmeden aşırı yeme isteği azaltılır, fiziksel ve zihinsel aktivitede azalma olmadan çok rahat diyet yapılır. Midede yanma, ekşime ve kazınmayı önler. Metabolizmayı düzenler. Aşırı stres ve sinirliliği önler. Bedeni bir bütün olarak ele aldığımız için varolan emosyonel ve hormonal rahatsızlıklar ve diğer semptomlar da ortadan kalkar.

Zayıflatan en iyi 10 diyet

İşte uzmanlara göre dünyada en sağlıklı kilo verdiren 10 diyet programı ve püf noktaları...

Glisemik endeks diyeti

• Karbonhidrat tüketimine dikkat ederek, kan şekerini sabit tutmayı hedefler. Genellikle şeker hastaları tarafından uygulanıyor.

• Örnek gıdalar: Arpa, çavdar ve kepekli buğday ile düşük karbonhidratlı sebzeler.

Karpuz değil elma

• Düşük Glisemik İndeks Diyeti (DGİD) yeni bir yaklaşımın ürünüdür. Bizim önerimiz, günlük kalori kısıtlamasını yaparken, yağlardan gelen kalorileri azaltmak yanında karbonhidratlarda da azaltma sağlamanız ve glisemik indeksi yüksek karbonhidratlardan uzak bir beslenme tarzını özenle sürdürmeniz.

• Böyle bir diyet ekonomik ve kalıcı bir kilo kontrolü sağlar, mantıklı ve pratiktir. Bu diyette yapacağınız tek şey; toplam kalori kısıtlamasını sürdürüp yağdan gelen kalorileri en aza indirirken ( yüzde 30), beraberinde glisemik indeksi yüksek karbonhidratları çok sınırlı bir şekilde tüketmektir.

• Herhangi bir kalori planlamasını yaparken siz 50 kalorilik bir meyve hakkınızı, elmadan değil de muzdan ya da karpuzdan yana kullanırsanız glisemik indeksi daha yüksek olan muz ve karpuz ile daha fazla ensülin salgılatacağınızı ve yüksek bir ensülin seviyesine sahip olacağınızı bilmelisiniz.

Akdeniz Diyeti

Akdeniz denilince hemen çoğumuzun aklına deniz, güneş ve kumsallar gelmektedir. Yiyecekleri ve yemek alışkanlıklarının özellikleri ise pek bilinmemektedir.

Akdeniz bölgesinde yaşayan insanların kronik hastalıklara daha az yakalanmaları ve ortalama yaşam sürelerinin daha uzun olması araştırmacıların ilgisini çekmiş ve yapılan bir takım deneysel çalışmalarla da bu bölgenin diyetsel alışkanlıklarının buna sebep olduğu kanıtlanmıştır. Temellerini Girit, Yunanistan ve Güney İtalya halkının yemek alışkanlıkları kalıplarından alan Akdeniz diyetinin kalp krizlerini önleyebildiği ve bazı kanser tiplerinin riskini azaltabildiği uzun yıllar süren çalışmalar sonucu ortaya çıkarılmıştır.

İlk kez 1950-60 lı yıllarda Amerikalıların da içinde olduğu 7 ülkeden 12000 erkeğin yaşam tarzları ve beslenme alışkanlıkları ile ilgili yapılan araştırmada Akdeniz diyeti ilgi çekmeye başlamıştır.