Bitkiler

Çin Anasonu Faydaları

Manolyagiller familyasındandır. Anayurdu Güneydoğu Asya olup günümüzde en çok Çin ve Vietnamda yetiştirilen, kışın yapraklarını dökmeyen duyarlı bir ağaç veya ağaççık ile bunların yıldız biçimindeki meyvelerine Çin anasonu adı verilmektedir. Çin anasonu ağacı 4,5-9 m. boylanabilir. Güzel kokulu gövde kabukları beyaz renkli ve cam gibi parlaktır. Yaprakları elips biçiminde ve koyu yeşil renklidir. Çok sayıda taçyaprağından oluşan, yazın açan ve anason kokan çiçekleri sarı, beyaz ya da ender olarak mor renklidir. Bu çiçekler daha sonra yıldız biçimli, gri-kahverengi ve 6-9 parçalı meyvelere dönüşür. Yıldızın her parçasında bir tohum yer alır. Güneşli, soğuktan ve rüzgardan korunmalı yerleri, suyu iyi akıntılı toprakları seven Çin anasonu ağacı, tohumuyla ya da gövde çelikleriyle çoğaltılır.

Eğirotu Faydaları

Yılanyastığıgiller familyasındandır. Anayurdu Hindistandır. Ama Asya, Avrupa ve Amerika kıtalarına kadar yayılmış çokyıllık otsu ve rizomlu bir su bitkisidir. Anadoluda Sapanca, Yeniçağa ve Beyşehir göllerinin kıvılarında bol bol yetişir. 50-125 cm. boylanabilir. Şerit yaprakları: yaz ayların açan siyahımsı erguvani renkte tıkız başa çiçekleri vardır. Bu çiçekler daha sonra yeşilimsi renkli meyvelere dönüşür. Bitki, humlarıyla ya da daha çok rizomlarının sürgün vermesiyle çoğalır.

Eğirotu % 3 oranında uçucu yağ, yapışkan bitki sıvısı, acı esans, glikozit, tanen ve akorin adlı acı maddeyi içerir.

Bademin Faydaları

Gülgiller familyasındandır. Anayurdu İran ile Afganistan yaylaları olan badem ağacı, Eski Yunanlılar ve Romalılar tarafından Akdeniz bölgesine getirilmiş ve yöreye çok iyi uyum sağlamıştır. Anadoluda uzun yıllardan beri yetiştirilen, 10 m ye kadar boylanabilen, şeftaliye benzeyen ama ondan daha büyük boylu ve daha uzun ömürlü bir ağaçtır, özellikle çiçeklenme zamanı dona karşı aşırı duyarlı olan badem ağacı bol güneşli, kışları ılık geçen, suyu iyi akıntılı yerleri sever ama toprak ayırımı yapmaz. Yaygın ya da dik dikensiz dalları, ince uzun ve kenarları ince dişli oval yaprakları vardır, ilkbahar başında açan çiçekleri beyaz, ender olarak pembe renkli olur. Ağaç çiçekliyken önce beyaz sonra açık pembe renkli görünür ve sonra yapraklanarak yeşile döner, ilkbaharın sonuna doğru ağaçta üzeri tüylü, yeşil renkli, çağla denilen meyveler görünür. Daha sonra ağustos-eylül aylarında taş çekirdek biçimini alan bu meyvelerin sert kabuğu içinde, bir ucu sivri, öteki ucu yassı ve geniş olan bir tohum meydana gelir. Bu tohuma badem ya da badem içi adı verilir. Badem ağacı, sert kabuğu içindeki tohumun ekilmesiyle çoğaltılır. Ancak tohumdan yabani olarak süren fidanlar aşılanır.

Ayvanın Faydaları

Akdeniz ve Asya ülkelerinin en eski meyvelerinden biri olan ayva gülgiller familyasından gelir. Anavatanı Kuzey İran, Kafkasya ve Anadolu olan ayva, sarı renkte, tüylü, mayhoş, dokusu sertçe ve ufak çekirdekli bir meyvedir. Mayıs ile Haziran aylarında çiçek açar, meyvesi Eylül ve Ekim aylarında toplanır.

10 ile 1000m arasındaki yüksekliklerde hemen her bölgede yetiştirilebilir. Kumlu-tınlı sıcak ve geçirgen topraklarda yetişir. Üretimi, tohumla, kök sürgünleri ve çelikleme yapılır. Ayva yetiştiriciliğinin Anadolu'dan Yunanistan ve İtalya'ya geçtiği, Milattan önce 650 yılında Yunanistan'da yetiştirildiği ve oradan diğer Avrupa ülkelerine yayıldığı tarihi araştırmalardan anlaşılmaktadır. Ayvaya bu gün Avustralya hariç tüm dünya ülkelerinde rastlanabilmektedir.

Ayrık Otu Faydaları

Buğdaygiller familyasındandır. Anayurdu bilinmeyen, dünyanın bütün soğuk ve ılıman iklimli bölgelerinde, ayrıca tropikal ve astropikal iklim bölgelerinin yüksek kesimlerinde yetişen 125 kadar türün ortak adı ayrıkotudur. Ülkemizde de 20 kadar ayrıkotu türü yetişmektedir. Bu türlerden bazıları tarıma çok zararlı iken, kimi türleri de hayvan yemi ya da çim bitkisi olarak özellikle yetiştirilmektedir. Ayrıkotu türlerinden konumuzla en çok ilgili olan Tarla ayrığı (A.repens) da tarıma zararlıdır. Çünkü, kendi haline bırakılırsa kısa zamanda tarlaları kaplar. Kısaca ayrıkotu diyeceğimiz bu bitki 30 -150 cm. boylanabilen, rizom köklü (kök gövdeli), çokyıllık dayanıklı otsu bitkidir. Tarlalardan başka, yol kenarları ve bahçelerde de çok görülür. Yeşil gövdesi silindirik biçimli ve boğumlu, yapraklan yeşil ve düzdür. Mayıs-temmuz ayları arasında küçük başaklar halinde açan çiçekleri yeşil renkli ve pek gösterişsizdir. Bitki, bu çiçeklerinden oluşan tohumlarının dökülmesiyle, özellikle rizomlarının sürgün vermesiyle ya da toprağa değen yerde, gövdelerinin yeniden kök atmasıyla çoğalır.

Hayıt Tohumunun Faydaları

Hayıt kışın yapraklarını döken, oldukça baharatlı bir kokuya sahip, beyaz-mor çiçekli çalımsı bir ağaççıktır. Çiçekleri yaz sonu açar ve sonbaharda minik yemişler verir. Yaprakları 5-7 yaprakçıktan oluşur. Aynı zamanda 'beşparmak otu' olarak da bilinir. Akdeniz bölgesinde bolca bulunur. Kökü, yaprakları, yemişleri şifa için, sapıysa sepet yapımında kullanılır. Hayıtın bilimsel adı Yunanca'da namus anlamına gelen agnos-castus'tan gelir.

Etki ve Kullanım:

Hayıt en çok erkeklerdeki cinsel isteği azaltmasıyla ünlenmiştir.

Hipokrat hayıtın yaraları iyileştirici özelliğine değinmiştir.

Erkeklerde cinsel isteği azaltıcı, kadınlarda hormon dengeleyici etkisi ön plana çıkmıştır.

Aylandızın Faydaları

Aylandız Ağacı (Kokarağaç) (Ailanthus altissima): Keskin kokulu ve uzun salkımlı çiçekler açan ve 30 metreye kadar uzayabilen, hızlı büyüdüğü için daha çok gölge ağacı olarak dikilen bir ağaçtır. Azakeğeri, Eğirotu, Meyhaneciotu adlarıyla da bilinir. Yapraklar reçine, tanen ve C vitamini; gövde kabuğu tanen ve acı maddeler ihtiva eder.

Aylandızın Faydaları: Spazm çözücüdür. Ateş düşürücü ve kusturucu etkiye sahiptir. Bağırsak solucanlarını düşürmeye yardımcı olur. İshal ve dizanteride faydalıdır.

Çuhaçiçeği Faydaları

Çuhaçiçeğigiller familyasının örnek bitkisidir. Kuzey Yarıkürede yaygın olan çuhaçiçeği, ülkemizde genellikle Doğu Anadolunun dağlık kesimlerindeki nemli orman ve çayırlarda yetişir. 15-25 cm. kadar boylanabilen, dayanıklı çokyıllık otsu bitkidir. Kısa bir rizomu (kökgövdesi) vardır. Mavimsi-yeşil ve üzeri kırışık görünüşlü yapraklarının hepsi, doğrudan doğruya bitkinin rizom kökünden sürerek bir rozet oluşturur. Yuvarlak kesitli ve içi dolu olan çiçek sapları, 30 kadar çiçeği taşıyacak kadar dayanıklıdır. Gevşek ya da sıkı salkımlar oluşturarak ilkbaharda açan çiçekleri, altın renkli taçyapraklarıyla gösterişlidir. Bitkinin koyu kahverengi minik tohumlarını taşıyan meyvesi yumurta biçimli bir kapsül halindedir. Güneşli ya da yarı gölge yerleri: kireçli ve nemli topraklan seven çuhaçiçeği, tohumlarıyla ya da büyük bitkilerin rizomlarının bölünüp ayrı yere dikilmesiyle çoğaltılır.
Çuhaçiçeği % 10a kadar varan oranda saponin ile ayrıca glikozitler, uçucu yağ ve flavonitleri içerir.

Atkuyruğu Otu Faydaları

Toplama/kurutma: Bataklık ve karasuluk bölgelerde yetişen kalın saplı(başparmak kalınlığında) uzun boylu(1-2 metre) bitkiler kullanılmaz. Toplanacak bitkiler, 25-60cm yükseklikte ve sapı 3-6mm civarında olan türlerdir. Nemli topraklarda, tarla aralarında, hendek kıyılarında yetişir.

Mayıs-Haziran döneminde, henüz canlı yeşil rengini korurken, sapın toprağa yakın bölümünden kesilir ve demetler halinde gölge ve havadar bir yere asılarak kurumaya bırakılır. İğne yapraklar gövdeden kolayca ayrıldığında kuruma tamamlanmış olur. Yapraklar ovuşturularak saptan ayrılır ve bir örtüye serilerek 1-2 gün boyunca tam olarak kurumaya bırakılır. Sonra ince kıyılır ve hava almayan kaplarda saklanır.

Bileşim: %60-70 dolaylarında silisik asit, potasyum tuzları, flavon glikozitleri, saponin, alkaloitler, acı maddeler ve tanen.

Drog adı: Equiseti herba / tüm bitki(kök hariç)

Tentür: Equisetum hiemale D1

Etki ve Kullanım:

Atkestanesi Faydaları

Atkestanesigiller familyasının örnek bitkisidir. Kuzey Yarıkürede yetişen Aesculus cinsi, kışın yapraklarını döken 25 kadar ağaç ya da çalı halindeki bitki türünün ortak adı atkestanesidir. Bunlardan konumuzla en çok ilgili olan, Koca atkestanesi ya da Beyaz çiçekli atkestanesi (A. hippocastanum) türünün anayurdu Balkan Yarımadası olup bu tür on yedinci yüzyılda Avrupaya yayılmıştır. Türkiyede park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen ve 20-30 m. kadar boylanabilen bu ağaca kısaca atkestanesi diyeceğiz. Atkestanesi ağacının gövdesi düz ve sık dallı, tepesi düz olur. Kenarları dişli, ucu sivri 5-9 yaprakçıktan oluşan yaprakları koyu yeşil renklidir. Üzerlerinde pembe lekeler bulunan ve piramit biçimli salkımlar oluşturan beyaz çiçekleri yaz aylarında açar. Bu çiçeklerden oluşan kapsül durumundaki kalın çeperli mevyeleri dikenlidir. Meyveler olgunlaşınca, yeşil renkli dikenli kabuk yarılır ve içinden 1-3 adet parlak koyu kahverengi, tadı buruk ve acı olan tohumu düşer.

Kişniş Otu Faydaları

Maydanozgiller familyasındandır. Anayurdu Akdeniz havzası olup günümüzde birçok yerde ve ülkemizde yabani bitki ya da kültür bitkisi olarak yetişmektedir. 60 cmye kadar boylanabilen biryıllık otsu bitkidir. Gövdesi yuvarlak kesitli, boylamasına oluklar halinde çizgili, soluk yeşil renkli ve dallara ayrılan yapıdadır. Bitkinin alt ve üst bölümündeki yaprakları farklı görünüşte olur. Alt yaprakları maydanoz bitkisininkilere benzer. Hafif tüylü, tuhaf ve pek de hoş olmayan koku taşırlar. Bitkinin üst kesimindeki yaprakları ip gibi ince ama düzgün kesimli ve gene hoş olmayan keskin ve tuhaf kokulu olurlar. Yaz başı ile ortası arasında gevşek şemsiyeler oluşturarak açan, beyaz ya da pembemsi açık mor renkli küçük çiçekleri olgunlaşınca, 2-7 mm. çapında yuvarlak, açık kahverengi tohum kılıfını taşıyan kokulu, kuru meyvelere dönüşür. Bol güneşli yerleri, bitek ve hafif topraklan seven kişniş bitkisi, tohumları sonbaharda ekilerek çoğaltılır.

Aslanpençesi Faydaları

Gülgiller familyasındandır. Anayurdu bilinmeyen: ama Kuzey Yarıkürenin ılıman iklim kuşağında yaygın olarak yetişen, 15-60 cm. kadar boylanabilen, çokyıllık dayanıklı otsu bitkidir. Ülkemizde de bazı nemli çayırlarda, otlaklarda ve orman kenarlarında görülmektedir. Hafif yassı, tüylü, dallara ayrılan yapıda yeşil renkli gövdesi: 7-11 loplu, dairemsi biçimde, kenarları dişli ve yeşil ya da mavi-yeşil renkli yaprakları vardır. Yaz mevsiminde gevşek salkımlar halinde bitkinin tepesinde açan küçük çiçekleri yeşilimsi sarı renkte olur. Bitki, bu çiçeklerde oluşan minik tohumlarıyla çoğalır. Ya da kökünün bölünüp başka yerlere ekilmesiyle kültürü yapılır.

Aslanpençesi bitkisinin topraküstü kesimleri tanen, esans yağları, salisilik asit ve bazı acı maddeleri içerir. Kimi yerlerde bitkinin yaprakları ince ince kıyılarak salatalara katılıp çiğ olarak yenir.

Etki ve Kullanım:

Aslandişi Faydaları

Bileşikgiller familyasındandır. Avrupa, Asya, Afrika ile Amerika kıtalarında yaygın olan ve ülkemizde genellikle çayırlık alanlarla yol kenarlarında yetişen, çokyıllık otsu bitkidir. 5-30 cm. arasında boylanabilir. İçi kengel denilen acı bir sütle dolu uzun kazık kökü, rozet oluşturan derin dişli yapraklarını ve yapraklardan daha uzunca olan çiçek saplarını taşır. Bu sapların tepesinde kömeç halindeki altın sarısı çiçekleri ilkbahardan sonbaharın ortasına kadar açar. Daha sonra çiçek kömeçlerinden oluşan ve tohumlarını taşıyan beyaz bir top görünüşündeki meyve kapçıkları en hafif rüzgarda uçup çevreye dağılır. Bitki böylece döküp yaydığı tohumlarıyla çoğalır.

Aslanağzı Faydaları

Aslanağzıgiller familyasından; türlü renkte, güzel bir bitkidir. Kokusuzdur. Daha ziyade süs bitkisi olarak kullanılır.

Faydası :

-Balgam söktürür.
-Bronşit'te rahatlık verir.

Tıbbi etkilerinden ziyade süs bitkisi olarak kullanılır.

Arnika Faydaları

Bileşikgiller familyasındandır. Arnica cinsi bitkiler içinde en çok bilineni Arnika ya da Dağ öküzgözü (A. montana) türüdür. Orta Avrupanın dağlık kesimleriyle Kuzey Afrika ve Batı Asyada yetişen bu bitki Türkiyede görülmez. Ama, konumuzla ilgili olduğu ve önemli tıbbi etkileri bulunduğu için kısaca arnika diyeceğimiz bu bitkiye kitabımızda yer veriyoruz. Arnika, 20-60 cm. boylanabilen, çokyıllık dayanıklı otsu bitkidir. Yerde yatarak uzayan, dışı siyahımsı ve içi beyaz renkli rizom kökleri (kökgövdeleri): rozet oluşturan ince uzun kargı biçimli tüylü yaprakları: yaz boyunca açan ve papatyaya benzeyen hoş kokulu turuncu-sarı renkli çiçekleri vardır. Güneşli yerleri: kumlu, asitli ve bol humuslu toprakları seven arnika, tohumundan çok ağır geliştiği için kültürü yapılırken, rizomları bölünüp farklı yerlere dikilerek çoğaltılır.